Herkesin bilgiye kolay eriştiği ve bir şeyler başarmak için yüksek sermayeye ihtiyacının olmadığı bir dünyada sizi diğerlerinden ayırabilecek olan ne?

Cevap insanların bugünlerde hangi konularda çuvalladıklarında yatıyor;

  • Odağını korumak
  • İyi küratörlük

Bunları biraz açalım;

Odağını Korumak

Bilgiye erişim kolaylaşırken, sizden paranızı değil zamanınızı isteyen girişimler de çoğaldı. Uzmanlaşma, daha iyi enstrümanlara sahip olmamıza rağmen daha zor artık. Daha zor olan da daha değerli her zaman. İşinde iyi olana her sektör muhtaç.

Her şeyi bilmek istiyoruz ama bir şeyi çok iyi bilsek bizim için hayat çok daha kolay olur. 101 seviyesinde rekabet, kurtlar sofrası çünkü yatırım yapmamız gereken süre kısaldı, bilgiye erişim kolaylaştı. Giriş bariyeri düştü ama sonrası için yeni bir zorluk seviyesi eklendi.

Sıkılmamıza izin vermeyen bir dünyada uzun süreli istikrarlı çalışmak ayırt edici faktör haline geldi. Odaklanabilen adeta rekabet etmiyor, rekabetten kaçınıyor. Zaten sizin de yapmanız gereken bu. Odağınızı tek bir alana kanalize edin. Tek bir konunun aranan insanı olun.

İyi Küratörlük

Bilgiye erişim kolay. Üstümüze istemediğimiz kadar bilgi atıyorlar. Tamam ama bunlardan hangileri tüketmeye değer? Yalnızca maddi fayda için değil manevi anlamda da. Bolluk içinde değerli olan, iyi seçim yapabilme yeteneğidir.

Öncelikle günlük haber ve gazetelerden başlayalım. Eğer değerli olduklarını düşünüyorsanız, gelecek 30 günün gazetelerini, haberlerini biriktirin ve topluca okuyun. Ardından kendinize okumasaydım hayatımda neyin değişeceğini sorun, genellikle cevap bir hiçtir.

Girişimci dünyasının da kendi Instagram’ı var. Tüm günü girişimcilik haberleri ile tüketebilir ve hiçbir şey yapmamış olarak günü tamamlayabilirsiniz. O kadar kendi dertlerinizi merkeze almak yerine dünya dertlerini merak ediyorsanız, bu konularda kendinize günlük kota koyun.

Bilgi akışınızı iyi yönetmeniz gerekiyor. Önünüze düşen her şey sizden zamanınızı talep edecek ama sizde o kadar zaman yok. Sonsuz seçenekler içinde kaybolmamanın, her şeyden biraz bilmekten fazlasını yapmanın tek yolu, seçenekleri daraltmak.

Ayrıca ücretsiz içerik sizin zamanınıza taliptir, sizde bu akçeden çok varmış gibi bu kadar ucuza onu herkese vermeyin. Ücretli içerik ise varlığını korumak için bir değer yaratmak zorundadır. Ondan da köşe bucak kaçmayın. Hangisi dost, hangisi düşman çok açık bana kalırsa.

Dünyanın derdini sırtınıza bindirme aşamasını atlatırsanız, sıra geldi, uzmanlaşmak istediğiniz alanda daha dar ama kaliteli bir bilgi akışı yaratmaya. Benim gözlemim, berrak bir düşünce akışına sahip insanlar, iki farklı uçtaki fikri aynı zihinde eritebiliyorlar.

Çünkü genelde cevap, duruma göre değişir. Bilgileri ezbere dayalı değil, dinamik olanlardan bir şeyler öğrenin. Koşullar değiştikçe cevabın da değişeceğinin farkında olanlardan.

Akılda kalsın diye özetleyelim. İyi bir zihin, iki zıt fikri aynı anda içinde barındırabilmeli.

Günün sonunda odaklanmanın da, iyi küratörlüğün de kısa bir yolu yok. Bunları nasıl yapabilirizden çok, ancak bunlarla diğerlerinden ayrışabilirizi vurgulamaya çalıştım. Bu konularda uzmanlaşmayı, deneme/yanılma yoluyla öğrenmek zorundasınız. Çünkü cevap herkes için farklı.

(Bu yazı ilk kez 6 Ekim 2020’de X platformunda yayınlanmıştır.)

Bunları yazalı 3 yıl geçmiş. Değiştirmek istediğim bir kısım yok. Hala aynı şekilde düşünüyorum ama geçen yıllarda ortaya çıkan bazı gözlemlerimi paylaşmam birilerine faydalı olabilir.

(1) Hem hayattan bir şeyler isteyip, hem sosyal medya platformlarında bu kadar vakit geçirmek kendi içinde çelişen davranışlar. Niye olmuyor? sorusunu sorup başkalarını suçlamadan önce, insanın başkalarının eline koz vermeyecek kadar kendi davranışlarını düzeltmesi lazım.

Hem pastam olsun hem kekim düşüncesinden vazgeçildiğinde insanların daha iyi hayatları olabilir. Bir şey kaçırıyorum hissiyle her yerde olmaya çalışan insanları geçebilmeniz ancak o hisse direnmenizle mümkün.

Tek bir platformda aktifim. Birçok sosyal medya platformunda hesabım yok ve buna rağmen bazen, 1 platformun dahi bana fazla geldiği oluyor. Yazıya dayalı bir platformun, doğru insanları takip ettiğinizde, zararlarından çok yararını gördüğünüz için bana göre X platformu, ilk değil, en son vazgeçilmesi gereken platform.

Çünkü bir şekilde okumaya, yazmaya meyilli insanlarla birliktesiniz. Zaman zaman yanlış şeyleri okusalar, kavga etseler dahi.

(2) Empatiden bahsedilen birçok anda aslında sempatiden bahsediliyor. Yalnızca sempati duyduğunuz insanlardan bir şey öğrenmeye çalışmamalısınız.

Örnek olarak, Elon Musk ile arkadaş olmak istemem ama onun verdiği bazen doğru, bazen yanlış kararlardan bir şeyler öğrenebilirim. Aynı ebeveynlerimizin yalnızca yaptıkları doğrularla değil, yaptıkları yanlışlarla bize bir şeyler öğretmeleri gibi.

(3) Zamanın ileriye doğru aktığının sanılması bir yanılsamadan ibaret. Dünya ileri gidebilir. Takvimler ileri gidebilir, saatler gidebilir ama sizin hayatınız bir kum saati gibidir. Yavaş yavaş bitmektedir.

Çalıştığım yerde ya da ekranımda saat yok. Sanki zaman sizin için ileri akıyormuş izlenimi veren bu yanılsamadan ne kadar kurtulursanız o kadar iyi.

(4) Aynı anda doğru olabilen birbirine zıt birçok fikirle karşılaşacaksınız çünkü bir kişi için doğru olan başka bir kişi için olmayabilir. (Bu önerme yukarıda yazdıklarımı da bağlar.)

Benim için bu konudaki en ufuk açıcı an, hepimizin zihninin biraz farklı çalıştığını keşfettiğim an olmuştu.

Eğer başarılı biri, ben sessiz bir ortamda çalışarak verimli bir şekilde çalışabilirim diyorsa, bu, başarının anahtarlarından birinin sessizlikten geçtiğini göstermez. Sadece o kişinin zihnine sessizliğin iyi geldiğini gösterir.

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu yaşayan insanlardan biliyoruz ki, bu insanlar birden çok kaynaktan uyarıldıklarında daha verimli olabiliyorlar. Bu bile dönemsel olarak değişebiliyor.

(5) Bir çocuğa ne iş yapmak istediğini sorun ve ne cevap veriyorsa onu yapmayın. (Cevabın hayallerinizle çakışmadığını varsayıyorum. Hayallerinizle çakışıyorsa dünyanın tamamı önünüze set çekse bile, engeller umrumda değil diyip yola devam edebilmelisiniz.)

Örnek, eğer influencer kelimesi çocukların diline kadar düştüyse, o tren artık kaçmıştır ama hala insanların hayallerini süslüyor olabilir çünkü çoğu insan bildiğiniz gibi, Milli Piyango bileti de almaya devam ediyor.

Bu kadar insan influencer olmak istiyorsa, onu olmaya çalışmak yerine, onu olmaya çalışan insanlara ürün satarsanız, 1000 koltuktan 1’ine talip olmak yerine, 1.000.000 insanın ihtiyacını karşılamaya çalıştığınızdan, bu sizin başarılı olma ihtimalinizi artırır.

Bir şey ne kadar cool görünüyorsa, onu elde etmek o kadar zor olur, talibi çoktur. Bir şey ne kadar cool görünmüyorsa onu elde etmek o kadar kolay olur şeklinde bu düşünceyi özetleyebiliriz.

(6) Sevilmeme cesaretini göstermeniz, sözün gereği olarak sizden hazetmeyen bazı insanların ortaya çıkmasına yol açacak ama bu iyi bir şey olarak bile değerlendirilebilir. Eğer birileri kendi hayatını yaşamak yerine, yaptığınız ilk hatada üstünüze çullanmayı görev edinirse, bu sizi diri tutar.

Ticari rakipleriniz değil, tembellik en büyük düşmanınızdır.

Sizinle fazla meşgul olan, sizi rakip gören firmaların, insanların ne yaptığına dikkatlice bakarsanız, korktuklarının kendi başlarına gelmesine yol açtıklarını görebilirsiniz. Eğer sizle bu kadar ilgilenmeselerdi, siz bu kadar daha iyisini yapmak için çabalamayacaktınız.

Size rahat vermedikleri için vitesi yükselttiniz.

Djokovic’in olmadığı bir dünyada Federer olmak yerine, Djokovic’in dahil olduğu bir oyunun parçası olmayı tercih ederim.

(7) Haksızlığın, adaletsizliğin çok olduğu ülkemizde daima hareket halinde bir yapıda, dezavantajlı olarak öne geçebilmeniz için, sizin hak ettiğiniz koltukta oturandan %20-30 daha iyi olmanız yetmez. O kadar iyi olmalısınız ki, hem geriden başlamanıza rağmen, hareket halinde bir cismi yakalayıp, öne geçebilin hem de size istediğinizi vermemek, sizi sevmeyenler için bile gözlere bir haksızlık gibi görünsün.

Keşke böyle olmasaydı ama böyle. Elinize dağıtılan kartlarla yaşanabilecek en iyi senaryoyu ancak bu kadar fazla çaba ile ortaya çıkarabilirsiniz.

(8) Sayısal zekanızla elde ettiklerinizi korumak için sosyal zekaya ihtiyacınız var.

Nazik olmak, mütevazi kalmayı başarabilmek yolun en başında ihtiyacınız olan şeyler gibi görünmeyebilir ama yolun ilerleyen kısımlarında karakteriniz bazı kapıların açılmasına, bazı kapıların ise sizin için sonsuza kadar kapanmasına yol açacak.

Zeki insanlarla kendinizi çevrelemek istiyorsanız, o zekanın sizi de değerlendirmeye alacağını unutmamalısınız ve hiçbir zeki insan, kısa vadeli çıkarlar uğruna, uzun vadeli huzurundan vazgeçmez.

(9) Ve iyi bir hayat yaşamak için daha iyi bir yol bulduysanız, burada yazan her şeyi boşverip o yolu tercih etmelisiniz. Bir noktadan sonra geriye denilebilecek bir şey kalmıyor. Hepimiz, önermelerimizi hayatımızla test etmek konusunda özgürüz.